Mustafa Akyüz Müzisyenlerin ve Sanatçıların sorunları kaleme aldı. - Konya Ekspres HaberKonya Ekspres Haber

SON DAKİKA

Mustafa Akyüz Müzisyenlerin ve Sanatçıların sorunları kaleme aldı.

Bu haber 16 Mayıs 2020 - 1:16 'de eklendi ve 504 views kez görüntülendi.

Mustafa Akyüz Müzisyenlerin ve Sanatçıların sorunları kaleme aldı. Bir solukta okuyacağınız yazısını paylaşıyoruz.

Uzun zamandan beri aklımda olan, fakat bir türlü yaratılan sun’i gündemin dışına çıkarak ilgilenemediğim önemli bir konuyu bugün sizlerle paylaşmak istiyorum.

Ülkemiz son yıllarda adeta üretimden tamamen vaz geçerek herşeyi dışarıdan satın almaya ve tüketen toplum olmaya doğru büyük bir hızla ilerlemektedir.

Öyle ki; tarım ve hayvancılıkta dünyanın kendi kendisine yetebilecek yedi ülkesinden biri iken, bugün, mısırı, buğdayı, mercimeği, nohutu velhasıl aklınıza gelebilecek bir çok gıda ürününü döviz ödeyerek dışarıdan getirmekte ve dolayısıyla artan maliyetler ve iç piyasa darlığı sebebiyle çiftçi toprağını ekemez, hayvancılıkla uğraşanlar hayvanlarını besleyemez hale gelmektedirler. Yakın zamanda bunun canlı örneklerini maalesef gördük. Entegre et ve süt tesislerinin, tavuk çiftliklerinin birer birer kapandığına ya da özelleştirme adı altında şeker, gübre fabrikaları gibi devasa işletmelerin satıldığına şahit olduk.

Ne yazık ki; ülkeye döviz kazandıracak malların üretilmesi ve iç piyasada bolluk ve ucuzluk yaratılabilmesi için üretimi teşvik etmesi ve desteklemesi gerekenler tam aksini yapmakta ve toplumsal sıkıntı daha da ileri boyutlara varmaktadır. Zaten daralan ekonomi ve yapılan hesapsız ve plansız harcamaların üzerine bir de bütün dünyada, ülkelerin ekonomik yapılarını tümden sarsacak bir virüs salgınının yayılması, esasen ekonomik anlamda ileriye dönük hiçbir öngörüsü ve tedbiri olmayan yöneticilerimizin de bu konudaki eksikliklerini ortaya koymaktadır.

Uzun zamandan beri dükkânını açamayan esnaf, üretim yapamayıp malını satamayan, bu suretle işletmesini döndüremeyen işyeri sahipleri, kısacası ekonominin can damarı olan üreten kesim, büyük oranda kepenk kapatma ve çalışanlarını işten çıkarma durumu ile karşı karşıyadır.
Fazla detaya girmeye lüzum yok. Ben ekonomist de değilim. Ancak hâli pür melâlimiz duruşumuzdan belli. Asıl konuya gelelim o halde.

Bu salgın hastalığın bir an önce bertaraf edilmesi ya da en azından yayılmasını engelleyici tedbirlerin en başta geleni sokağa çıkmamak, evde kalmak olduğuna göre; hiçbir sosyal güvencesi olmayan, günübirlik çalışıp evine ekmek götüren kesimin durumu nedir? Onlar için ne yapabiliriz diyen bir siyasetçi duydunuz mu?

Doğruluğu konusunda bazı şüphelerim olsa da; sigortalı çalışanlarına geçici olarak işten çıkarılmaları durumunda üç ay boyunca bir miktar para desteği verildiği, bazı kurum ve kuruluşların önceden tedbirlerini alarak çalışanlarına olabildiğince maddi destek sağladığı, devletin; emeklisini ve memurunu muhtaç duruma düşürmeyip maaşlarını muntazaman ödediği, bazı sektörlerde, bazı işyerlerinin kademeli olarak açılmasına müsaade edildiği bir süreçte, öyle bir sektör var ki; herkes ilgisiz, herkes onlardan habersiz. Varlıkları dahi adeta unutulmuş ancak toplumumuzda önemli bir yer kaplayan ancak maalesef örgütsüz ve sahipsiz bir grup. Lafı fazla uzatmadan merakınızı hemen gidereyim.

Müzisyenlerden bahsediyorum evet!

Düğünlerde, bayramlarda, özel günlerimizde, akşam yemeklerinde, sofralarımızın yanı başında, bizleri neşelendiren, keyiflendiren, günü birlik çalışan ve başka hiçbir geçim kaynağı olmayan bu güzel insanlar!…
Bir başka deyişle sazendeler!

Onların hepsi sanatkâr, sanatçı !.

Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün ;

“Müzik yaşamın bir parçası değil kendisidir. Yani, hayat müziktir. Müzik ile alakası olan tek varlık insandır. Müziksiz bir hayat da zaten mümkün değildir”

“Efendiler!, hepiniz milletvekili olabilirsiniz, Bakan olabilirsiniz hatta Cumhurbaşkanı olabilirsiniz, fakat sanatkâr olamazsınız!”

Sözleri sanırım sanatın ve sanatkârın ehemmiyetini çok güzel ifade etmektedir.

Özellikle benim de hasbelkader içinde bulunduğum musıki dünyasında müzikle haşır neşir olan o kadar değerli, o kadar mükemmel insanlar var ki; bu insanlar musikiye gönüllü hizmet etmekte, ancak yaşamını sürdürebilmesi için de haftanın belli günlerinde ekstralara giderek miktarı büyük olmayan kazançlar elde edebilmektedirler.

Tabiatıyla bu insanların çoğunun maalesef hiçbir sosyal güvencesi yoktur. Bir çoğu alaylı dediğimiz, müziği çok sevmiş ve kendini yetiştirmiş, yüksek marifet ve beceri gerektiren bu sazende dostlarımız restoranların, kafeteryaların, müzik hollerinin kapalı olduğu şu günlerde çok daha zor şartlar altında yaşamlarını sürdürmeye çalışmaktadırlar.

Öteden beri sayısal açıdan çok fazla olarak nitelendirdiğimiz bazı musıki dernekleri ve musıki ile iştigal eden kurumlar, kendilerine amatörce hizmet veren saz arkadaşlarını ihmal etmemiş ve onlarla bu zor günleri birlikte göğüslemeyi vazife bilmişlerdir.

Onları yürekten kutluyorum!..

Günümüz siyasilerinin bu konuya bakış açılarını tahmin etmek zor değil. Üzülerek söyleyeyim ki; bu güne kadar bu camiayı hatırlamayan, programlarına almayan, bahse konu dahi etmeyen yöneticilerden benim de bir beklentim yok.

O halde; bu görev doğal olarak Derneklerimize, musıki ile ilgili olan herkese düşmektedir. Bu kriz er ya da geç atlatılacaktır. Bizler yine normal hayata geçtiğimizde bu müzisyen dostlarımızı yeniden yanımızda, omuz omuza, Türk Musıkısine hizmet etmek için aramızda görmek istiyorsak onları bu zor zamanda yalnız bırakmamalıyız. Onlar güzel insanlardır, onların kalpleri ve ruhları musıki ile dolup taşan ender yetişen mükemmel donanımlı insanlardır.

Özellikle; Türk Musıkısinin ruhları dinlendiren o muhteşem nağmelerini olağanüstü yetenekleri ile bizlere adeta zengin bir ziyafet sofrası gibi ikram eden bu harikulâde insanlara sahip çıkalım. Biz onlar, onlar da biziz aslında. Geçmişte olduğu gibi el ele, gönül gönüle olmaya devam edelim.

Asaleti, duruşu, kabiliyet ve nezaketi yüksek olan bu yürekli savaşçılara selâm olsun!…

Mustafa Akyüz
İstanbul
14 Mayıs 2020

Konya Ekspres Haber Merkezi Veysel Canöz